2010 güzel bir yıl oldu bizim için. Yeni evimiz Almina'nın okula başlaması. Ev, iş, okul üçgenin 2km. sınırlı bir alan içinde olması (her gün köprü trafiğini çektinten sonra) bize bir düzen getirdi doğrusu. O yüzden bu yılı düzen olarak adlandırıyorum. Ama yeni bir yıl fikri nedense eskisi gibi heyecanlandırmıyor beni. Eskiden yeni bir zaman dilimi fikri başka bir mutlu ederdi. Şimdilerde yaşadığımız diğer günlerden farksız. Çocukluğumda duyduğum heyecanları özlüyorum şimdi. Heyecanın yokluğu, umutlarımı yok etmiyor elbet. 2011 yılı bizim, sevdiklerimizin ve sizler için güzel bir yıl olur inşallah. Umutlarımız, sevinçlerimiz kat kat artsın dileğiyle:)
31 Aralık 2010 Cuma
Yeni bir zaman dilimi...
2010 güzel bir yıl oldu bizim için. Yeni evimiz Almina'nın okula başlaması. Ev, iş, okul üçgenin 2km. sınırlı bir alan içinde olması (her gün köprü trafiğini çektinten sonra) bize bir düzen getirdi doğrusu. O yüzden bu yılı düzen olarak adlandırıyorum. Ama yeni bir yıl fikri nedense eskisi gibi heyecanlandırmıyor beni. Eskiden yeni bir zaman dilimi fikri başka bir mutlu ederdi. Şimdilerde yaşadığımız diğer günlerden farksız. Çocukluğumda duyduğum heyecanları özlüyorum şimdi. Heyecanın yokluğu, umutlarımı yok etmiyor elbet. 2011 yılı bizim, sevdiklerimizin ve sizler için güzel bir yıl olur inşallah. Umutlarımız, sevinçlerimiz kat kat artsın dileğiyle:)
29 Aralık 2010 Çarşamba
Broşlarım
27 Aralık 2010 Pazartesi
Geçip giden, zamanları bir yerlerde bulsam...
Yoluna girmiş gibi oluyor herşey. Sonra bir anda beceremediğimi düşünüyorum. Annelerin çoğuda böyle mi düşünüyor meraktayım. Öyle zorladığı anlar varki, kelimeler kifayetsiz. Bazende tatlı bir kedi yavrusu gibi uyumlu, tatminkar tek isteği sevilmek. Ne kadar çocuğumuz bize ait bir parça gibi baksakta duruma, insan başlıbaşına. Tepkileri, istekleri, bakış açısı bizim çok dışımızda. Sağlık olarak iyi şükür. Anne kız uzun soluklu hastaydık. Şimdilerde iyiyiz. Antibiyotik tedavisine devam. Güzel sonuçlar almayı umud ediyoruz.
Cuma günü yine uygulamalı dersimiz vardı. Uzun pozlamayla pan çektik ilginç şeyler çıktı. Fotoğraf çekmek ruhuma şifa veriyor. İşte onlardan bir kaç kare:)
Uzun pozlama, pan yaparak çekilmiştir.
16 Aralık 2010 Perşembe
Babamın Daktilosu...
14 Aralık 2010 Salı
Biraz can sıkıcı bir yazı bu...
7 Aralık 2010 Salı
Özet
1 Aralık 2010 Çarşamba
Haftasonu Anne-Çocuk etkinliği
30 Kasım 2010 Salı
Bana dair...
Güvensizlik değilde, biraz hayal kırıklığı
Beklediğin şeyleri yapması, ummadığının
Aynıymış gibi görünsede yüzün, artık aynı değilsin…
Değiştin…'
Hediyelerimiz...
25 Kasım 2010 Perşembe
mmmmmmmmmmmiiiiiimmmmm....
Başlayalım mı? Hadi Başlayalım :)
En Sevdiğiniz Kelime: Seni Seviyorum... Kelime değil elbet 2 kelime birleşimi cümle...:)
Nefret Ettiğiniz Kelime: Daha ne yapacağını bilmeden hayır diyenler varya. İşte o zaman hayırdan nefret ediyorum.
Ne sizi heyecanlandırır? Başarmış olmak, yapamadığımı yapmaya başladığımda konu her ne olursa olsun müthiş bir heyecan duyarım ve sürprizler tabiki...
Heyecanınızı ne öldürür? Kötü bir yanım bu eleştiriye pek açık değilim. O yüzden eleştiriler özellikle yıkıcıysa heyecanımı hemen kaybeder karamsarlığa kapılırım. Eleştrildiğimde yapabileceğimin gazını isterim birazcık.
En sevdiğiniz ses: Müzik benim vazgeçilmezim. Çalışırken, ütü yaparken, yemek yaparken kulağımda yada dilimde illaki bir melodi vardın. Kalabalık sofra sesleri, çocuk kahkası, kızımın kahkahası...
Nefret ettiğiniz ses: Kulak tırmalayıcı tüm sesler. Bağırarak konuşan kadın sesi bunuda sevmiyorum.
Hangi mesleği yapmak istemezsiniz? Hep masabaşı işler bana göre değil derdim şimdi ise masabaşında çakılı kaldım oturuyorum. İktisat, işletme, muhasebe bu tarz hesap işlerini yapmak istemezdim. Ama ne yazıkki yapıyorum.
Hangi doğal yeteneğe sahip olmak istersiniz? Güzel sanatların herhangi bir dalı olabilir hiç sorun değil. Hepside beni mutlu ederdi. Daha önce bir seramik kursu deneyimim vardı. Muazzam zevk almıştım.
Kendiniz olmasaydınız kim olmak isterdiniz? Bi kadın var içten içe çok kıskanıyorum onu Güler Sabancı. Sanırım o olmak isterdim.
Nerede Yaşamak İsterdiniz? Ilıman iklimin hakim olduğu her yerde yaşayabilirim. Bulunduğum şehirdende son derece memnunum bu arada.
En önemli kusurunuz? Eleştiriye açık değilim. Fazla kontrolcüyüm. Her yaptığımın güzel olmasını isterim. Kısaca kendimi yer bitiririm.
Size en fazla zevk veren kötü huyunuz? Böyle bir soruya yanıtım yok malesef :). Böyle bir huyum yok şükür.
Kahramanınız kim? Kız çocuklarının kahramanları kimdir? Tabiki babam... Kimse kıskanmasın ;)
En çok kullandığınız kötü kelime: En fazla boş bulunup oha derim. Kötü kelime pek kullanmam. Evde zaten mevcut bir uyarı mekanizması var hemen uyarıyor 'çok kötü bir kelime o anne, baba'..
Şu an ki ruh haliniz? Parçalı bulutlu, güneşte açabilir, yağmurda yağabilir dengesiz karışık...
Hayat felsefenizi hangi slogan özetler: Gülümse, gülmek bir çok hastalığa şifa ve umuttur ayrıca buşaıcıdır... Doğru bildiklerini söylemekten korkma... Haksızlığa uğrayanın yanında ol... Sen başkalarını mutlu et ki Allahda seni mutlu etsin.
Mutluluk rüyanız nedir? Sevdiklerimin sağlıklı, huzurlu ve mutlu olması...
Sizce Mutsuzluğun tanımı nedir? Zaman zaman hissettiğimiz, hayatın güzel yönlerini görmekte zorlandığımız an.
Nasıl ölmek isterdiniz? Ölüm ve sonrasına inanırım. Ölüm sonrası için hazırlıklı olarak ölmek isterim. Hazırım demek! isterim...
Öldüğünüz zaman cennete giderseniz Allah'ın size ne söylemesini istersiniz? Cennetin kapıları sana ve sevdiklerine açık demesini isterim :)
Sorular ve cevaplar bitti. Aşağıda ismini görenlerdende en kısa zamanda yanıt bekliyorum. Sevgiler...
- Asuman ablacım, http://asunungunlugu.blogspot.com/
- Bahar :) , http://annesiningulu.blogspot.com/
- Syhn epeydir rastlaşamıyoruz ama bu mim belki vesile olur, http://seyhandan.blogspot.com/
- Tutsi mimleme sırası bende hadi bakalım, http://tutsiden.blogspot.com/ . Ama aynı mimle oda beni mimlemiş şimdi gördüm kalpler karşılıklı ben yinede yazdım:)
23 Kasım 2010 Salı
Bayramda Objektife takılanlar...
Bayram, Hediyeleşme, Sürpriz Telefon... :)
Sevgili Fosi bayram öncesi hediyeleşme etkinliği düzenledi. Bende katıldım son anda Fosi hatırlatmasa tatil öncesi iş yoğunluğu arasında kaynayıp gitmişti. Banada hediyeleşme için sevgili Şirin çıktı. Güzel tesadüf ki kızlarımızın yaşları aynı :). Onun birde oğlu varmış. Tanımadığın ama bir anne olarak çoğu zaman aynı şeyleri yaşadığını bildiğin biriyle hediyeleşmek gerçekten heyecanlıydı. Bide paketimin İstanbul'dan uzak bir yere gideceğini öğrenince biraz daha heyecanlandım. Paketi dün kargoya verdim. Umarım beğenir ve güzel günlerde kullanır...
İzmit'teyiz bayramın 1. günü. Telefonum çaldı bilmediğim bir numara açtım 'ben Fosinin Hayalleri' dedi. Açıkcası önce algılayamadım. Sonra tanıyınca nasıl mutlu oldum anlatamam. Sevgili Ayşegül içtenliğin, güzel sesin, nezaketin için çok teşekkür ederim. Çok mutlu ettin beni.
11 Kasım 2010 Perşembe
Sahaflar...
10 Kasım 2010 Çarşamba
Küçük hanımdan haberler...
Biz sınırsız bir aileymişiz bunu öğrendik. Kızımıza hayır diyen sadece dilimizmiş bedensel olarak ona istediğini yapabilirsin sorun değil mesajı veriyormuşuz. Nasıl yani dedim, ısrarla 'hayır' diyorum oysa ben çocuğuma. Kitaptaki önerileri uyguladık.
Örn:
- Anne çişim geldi?? (bekliyor)
- Kendin yapabilirsin kızım. (kitap okuyorum)
- Anne sen yaptır? (bekliyor)
- Hayır tatlım sen yapabilirsin. (kitap okuyorum)
- Anne lütfen sen yaptır? (ağlıyor)
- Sen kendin yapabilirsin... Ağlayarak gidiyor :)
Şimdi ise hala sınırını yokluyor ama değiştiremeyeceğini bildiğinden zorlamıyor;
- Benim çişim var?
- Hadi git o zaman bekleme... (gidiyor)
Biz onun Tv izlemesine, yatma saatinede sınır koyamıyorduk malesef:(. Şimdi Tv saati ve yatma saatimiz var. Yatarken kimse yanına yatmıyor. Yatağında oturmuyoruz bedensel iletişim kurmuyoruz sırt kaşıma, okşama gibi. Kitap okumamızı isterse okuyoruz istemezse o uyuyana kadar kendi kitabımızı okuyoruz yanında. Sırayla yapıyoruz tüm bunları bir gün anne, bir gün baba.
Kendi eşyalarını kendi giyiyor. Yemeğini kendi yiyor. Bireysel olarak yaşına uygun şekilde neler yapması gerekiyorsa onları yapıyor. Son bir haftadır okula giderken ağlamıyor. O ağlayarak istemeleri azaldı. Ağlayarak olmasını istediği birşeyin olmayacağını biliyor. Eğer çok diretirse başka sevdiği şeyi o gün yapamayacak cezası alıyor. Bugün yarım saat az tv izleyeceksin. Yada sulu boya yaparken fırçayı sinirlenip attığı için önce uyarı uygun davranmazsa bugun bir daha boya yapamayacaksın. Cezalar kısa süreli bir günlük yada saatlik. Çünkü çocuklar çok çabuk unutuyor. Bulaşık makinasının boşaltılmasında, çamaşır asmada, bulaşık ve çamaşır makinasının çalıştırılmasında ondan yardım istiyorum. Tokum yemeyeceğim dediği zamanlarda sofrayı hazırlatıyorum işin bi şekilde içinde bulunsun diye. Hatta geçenlerde teyzesine toz almak benim işim dedi :). Çok güldük.
Böyle bakınca biraz gaddarca davranıyoruz gibi görülebilir ama hatalarımızı telafi etmenin yolları bu. Sınırları olduğunu ve bizimle işbirliği yapması gerektiğini bilmeli. Biz karşımızda daha mutlu bir çocuk görmeye başladık. Okulda halen bir iletişim sorunu var bunuda çözmeye çalışıyoruz. Aşırı inadı malum , bunu yumuşatmaya uğraşıyoruz.
İçimi dökmek gibi oldu. Hızlı hızlı bişey atlamadan yazmaya çalıştım. Umarım karmaşık olmamıştır....
9 Kasım 2010 Salı
Yoğunluk, 2. uygulama çekimi...
4 Kasım 2010 Perşembe
Fotoğraf - Aşk - Michael Kenna
Fotoğrafa aşık olmak diye bişey varsa ben aşık oldum dostlar. Bu yalın, göz yormayan anlatım nasılda derin duygular taşıyor öyle değil mi?. 2008 yılında İstanbul'da Sessiz İzlenimler isimli sergisi açılmış Michael Kenna'nın. Fakat malesef o zamanki önceliklerim başka olduğundan fark etmek mümkün olmadı. Fark etmeyenler için bir anlatım olsun bu. Issız doğanın şairinden bir kaç örnek;
Ps: Fotoğraflar sanatçının resmi internet sitesinden alıntıdır. http://www.michaelkenna.net/
3 Kasım 2010 Çarşamba
İlk uygulamalı ders...
İlk ugulamalı dersimiz Sultanahmette yapıldı. Hava güzeldi. Kompozisyondan ziyade teknik konularla ilgili çekimler yapmamızı istedi. Denemeler yaptık. Arada kaçak bişeylerde yakalamaya çalıştım:).
Not: Öğretmenimiz bizim bez torba fikrimizi çok beğendi. O günden beri bez torba kullanıyoruz kirliler için. Bir sonraki veli toplantısında diğer velilerede bahsedip topluca bir uygulama yapalım dedi. Teşekkür etti :)...